Yazar: Av. Mahmut Ramazan Ertaş
Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından hazırlanan 2025 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı 30.10.2024 tarihinde 32707 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Program Türkiye’de ticaretin gelişimine yönelik stratejiler ile şirketlerin yasal çerçeveye uyumunu güçlendirecek birçok hedef ve uygulamayı içermektedir.
1. Makroekonomik İstikrar ve Ticaretin Güçlendirilmesi
Program, Türkiye ekonomisinin 2025 yılında sürdürülebilir bir büyüme yakalamasını amaçlarken, yerli üretimin desteklenmesine ve ithalat bağımlılığının azaltılmasına odaklanmaktadır. Bu hedeflere ulaşmak için yatırım teşvikleri ile sanayi üretimini destekleme politikaları önceliklendirilmiştir. Özellikle sanayi, tarım, teknoloji gibi sektörlerde yerli üretimin teşvik edilmesi; şirketlerin yerli üretim avantajını kullanarak rekabet gücünü artırması beklenmektedir. Öngörülen bu desteklerin, şirketlerin maliyetlerini düşürerek daha rekabetçi fiyatlar sunmalarını amaçlamaktadır. Teşvik programlarından faydalanmayı düşünen yatırımcılar için ekonomi politikalarını değerlendirmek ve olabildiğince uyum sağlamak önemli olacaktır.
Programda dış ticaretin dengelenmesi, Türkiye’nin sürdürülebilir büyüme ve istikrarlı döviz kurlarını koruma hedeflerinin temeline yerleşmektedir ve 2025 yılında Türkiye’nin ihracatını artırma hedefi doğrultusunda, yüksek katma değerli ve teknoloji yoğun ürünlerin imalatına odaklanılması vurgulanmaktadır.
2. Yeşil ve Dijital Dönüşüm
Programda, çevre dostu üretim ve dijitalleşmeye yönelik önemli adımlar yer almaktadır. Türkiye'nin Avrupa Birliği ile uyum çerçevesinde hayata geçirdiği Yeşil Mutabakat Eylem Planı, sanayide karbon ayak izini azaltmayı ve çevreye duyarlı üretim süreçlerini teşvik etmeyi amaçlamaktadır. Bununla birlikte, şirketler yeşil dönüşümle uyumlu hale gelmek için enerji verimliliğini artırma ve karbon salınımını azaltma hedefleri doğrultusunda yatırımlar yapmaya yönlendirilecektir. Dijital dönüşüm sürecinde ise, sanayideki dijitalleşme çalışmaları, otomasyon ve dijital hizmetler ön planda yer almakta olup, şirketlerin rekabet gücünü artırmaya yönelik yenilikçi adımlar teşvik edilmektedir.
Programa ilaveten değinmek gerekir ki; Avrupa Birliği tarafından kabul edilen CSDDD (AB Kurumsal Sürdürülebilirlik Durum Tespiti Direktifi)’nin ülkemizdeki ihracatçılar açısından etkisi değerlendirildiğindeşirketlerin hem iç pazarda hem de dış pazarda yeşil sertifikasyon ve dijital uyumluluk gerekliliklerini sağlaması, tedarik zincirinin tüm aşamalarında önem arz etmektedir.
3. KOBİ’lerin Desteklenmesi
Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerin (KOBİ) desteklenmesi, Türkiye ekonomisinin genel büyümesine ve istihdamın artırılmasına yönelik bir strateji olarak ele alınmaktadır. Program, KOBİ’lerin hem yerel pazarda hem de uluslararası arenada güçlerini artırmayı amaçlamaktadır. KOSGEB destekleriyle Ar-Ge ve yenilik projeleri, dijital dönüşüm süreçleri, enerji verimliliği ve ihracat için sağlanan finansman imkânlarnın artırılması öngörülmektedir. KOBİ’ler için sağlanan bu desteklerle birlikte, özellikle ihracat süreçlerinde fikri mülkiyet haklarının korunması konusu da gündeme gelmektedir. KOBİ’lerin yenilikçi projeler geliştirirken ve ihracata yönelirken, marka ve patent haklarını koruma altına almalarının uzun vadeli büyümeleri açısından kritik olduğuna değinilmektedir.
4. Özelleştirmeler ve Kamu İktisadi Teşebbüslerinin Verimliliğinin Artırılması
Programdaki diğer konulardan farklı olarak önceki yıllık programlarda ve strateji dokümanlarında kısaca değinilen veya hiç değinilmeyen özelleştirme konusu 2025 yılı programında daha detaylı bir şekilde incelenmiş ve Kamu İktisadi Teşebbüsleri’nin her birinin Hazineye olan katkılarına ayrı ayrı değinilmiştir. Program kapsamında KİT’lerin verimliliklerini artırmak ve kaynak kullanımını optimize etmek hedeflenmektedir. Bununla birlikte son dönemde Hazine ve Maliye yönetiminde hazine ve bütçe dengesinin sağlanması ile para ihtiyacının iç kaynaklardan karşılanması amaçlarının ön plana çıktığı göz önüne alınırsa 2025 yılında kritik özelleştirme kararlarının alınabileceği öngörülebilir.
Sonuç:
Her ne kadar siyasi etkiler nedeniyle gerçekçiliği, güvenirliği ve doğru uygulamaları tartışmaya açık olsa da 2025 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı, iş dünyasının dikkat etmesi gereken birçok plan, hedef ve öngörüyü barındırmaktadır. Bu programın takibi, şirketlerin yasal yükümlülüklerini yerine getirmenin ötesinde büyüme veya sürdürülebilir kurumsallaşma fırsatlarını değerlendirmelerini sağlayabilir.
Yazar: Av. Mahmut Ramazan Ertaş
Comments